AB İlerleme Raporu: “Toplu mezarlar için etkin soruşturma yok”

Avrupa Birliği (AB) Komisyonu’nun Türkiye 2014 İlerleme Raporu’nda, kadın cinayetleri konusunda resmi veri bulunmaması, vicdani ret hakkının tanınmaması, kamu çalışanlarının cinsel yönelimleri nedeniyle işlerine son verilmesi gibi konular eleştiri odağı oldu. Ayrıca, cezaevlerindeki çocuklar ile hasta mahkumlar konusuna da dikkat çekildi.

BURCU KARAKAŞ

AB Komisyonu tarafından önceki açıklanan 2014 İlerleme Raporu’nda, kadın haklarından cezaevlerine, vicdani retten çocuk mahkumların durumuna kadar birçok alanda eleştiri ve öneri yer aldı. Rapordan bazı satırbaşları şöyle:

CEZAEVLERİ: Cezaevi personelinin eğitimi konusunda iyileşme var. Ancak 10 yeni cezaevi açılmasına rağmen cezaevlerindeki aşırı kalabalık ve insan hakları durumu hala önemli bir endişe kaynağı. Denetimlerin güçlendirilmesi şart. Çocuklar ve hasta mahkumların acil dikkate ihtiyacı var. Doğu ve Güneydoğu’da bulunan mahkumlar başka illere transfer ediliyor. Bu durum, adalete erişimi ve aile bağlarını olumsuz yönde etkiliyor. Çocuk cezaevlerinde kötü muamele vakaları var.

AZINLIKLAR: Hükümet ile azınlık liderleri arasında diyalog devam ediyor. Ancak yasal açıdan bir değişiklik söz konusu değil. Türkiye hala yalnızca gayrimüslimleri azınlık olarak tanıyor. Bu yaklaşım Türkiye’yi, etnik, din ve dil temelinde kimliklerin korunması adında belirli haklar sağlamaktan alıkoymamalı. Azınlıklara yönelik nefret söylemini engellemek ve cezalandırmak için sürekli çalışma gerekiyor.

BİLİŞİM: Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı (TİB) da dahil olmak üzere, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu’nun bağımsızlığı ve şeffaflığı için daha fazla çalışma yapılmalı.

CİNSİYET EŞİTLİĞİ: Eşit olanaklar açısından, AB müktesebatındaki eşitlik mekanizması hala kurulmadı. Çocuk bakımı alanındaki eksiklikler kadınların iş hayatına entegrasyonunu engelliyor. Gerek kadın gerekse erkek için işyerindeki cinsel taciz ve mobbing konusunun üzerine eğilmek gerekiyor.

VİCDANİ RET: Vicdani ret, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi İhlallerinin Önlenmesine İlişkin Eylem Planı’na dahil edilmedi. Türkiye, Avrupa Konseyi üyesi olan ve vicdani ret hakkını tanımayan tek ülke olmaya devam ediyor. Vicdani retçilere yönelik kötü muamele askeri cezaevlerinde sürüyor.

KADIN: Sığınmaevilerini açmayan belediye yönetimlerinin takibi yapılmıyor. Kadına şiddet, çocuk yaşta ve zorla evlilikler ile namus cinayetleri hala önemli bir sorun. Kadına şiddet konusunda resmi istatistik bulunmuyor. Cinsel istismar durumlarında ‘Rızası vardı’, ‘Daha büyük gösteriyordu’, ‘Haksız tahrik var’ gibi savunmalarla hapis cezalarında gidilen indirimler meşrulaştırılmaya çalışılıyor. Adli Tıp Kurumu, raporlardaki gecikme nedeniyle eleştiriliyor.

ÇOCUK: Ülke genelinde eğitime erişimde bölgesel eşitsizlikler söz konusu. Engelli çocuklar, Roman çocuklar, ailesi mevsimlik tarım işçisi olan çocuklar eğitim konusunda sıkıntılar yaşıyor. Çocuk işçiliği açısından, 2013’te 71 çocuk işçi hayatını kaybetti. Çocuk yoksulluğu, kırsalda ve Doğu’da yüksek oranda seyrediyor.

LGBTİ: LGBTİ’lerin (Lezbiyen, Gey, Biseksüel, Trans, İnterseks) temel haklarının iyileştirilmesi lazım. Mahkemeler, LGBTİ cinayetlerinde haksız tahrik argümanını öne sürüyor. Bu cinayetlerde soruşturmalar eksik yürütülüyor. Transgender kişiler, cinsiyet değişimi operasyonlarında bürokratik engellerle karşılaşıyor. Kamuda çalışan LGBTİ’ler arasında, cinsel yönelimleri nedeniyle işine son verilenler var. TSK, eşcinselliği hastalık olarak tanımaya devam ediyor.

FAİLİ MEÇHUL: Gözaltında kaybedilen kişiler ve toplu mezarlar konusuna kapsamlı bir yaklaşım yok. Kolluk kuvvetleri hakkında cezalandırma politikası ve etkin soruşturma bulunmuyor. Güneydoğu’da ortaya çıkan toplu mezarlar için etkin soruşturmalar yürütülmüyor.

http://www.milliyet.com.tr/cinsel-istismar-ceza-indirimiyle-gundem-1952860/